GALERİ

www.ozkanturker.com


 

Anasayfa  Galeri Menü

De Havilland Mosquito Fb Mk VI
Tamiya   1/48
Tolga Ülgür
 

 

 Mart ayının başları ; Yaşlı bir kadın, oğlakları yaza yetiştirdim diye sevinir ve onları otlatmaya çıkarır. Bu arada soğukların bitmesine de sevinerek mart ayına lanet eder (sebep? Bilinemiyor ). Bunun üzerine mart ayı, şubattan birkaç gün ödünç alır ve yaşlı kadının oğlakları so­ğuktan, fırtınadan telef olur.

Bu hikaye halk arasında “Kocakarı soğukları” olarak bilinen mart ayının aşağı yukarı onbirinci gününde başlayan ve yaklaşık 1 hafta süren “ilkbahar şartlarında pek fazla serin sayılabilecek dönem” için anlatılagelmiş. Saatli Maarif takviminde bu durumu fark edince bitirilmeyi bekleyen Mosquito yazısını en kısa sürede tamamlayarak Özkan’a teslim etmeye niyetlendim nedense , ancak nafile sanki.

De Havilland Mosquito’yu İkinci Dünya Savaşı’nda üstlendiği farklı rollerdeki başarısı  ile sivrilerek ünlenmiş bir Britanya markası olarak tanımlamakta bir sakınca görmüyorum. Başlangıçta silahsız ancak hızlı bir bombardıman tayyaresi olarak tasarlansa da sonraları taktik bombardıman,yüksek irtifa gece bombardıman, avcı,gece avcısı,av bombardıman ,keşif , deniz hedeflerine saldırı gibi çok amaçlı kullanılan Mosquito’nun aslında en önemli özelliği büyük bölümünün ahşaptan imal edilmesidir diyebiliriz.

Göz gezdirdiğim muhtelif kaynaklarda bu ahşap malzeme nedeniyle “Ahşap Mucize” , “Kalas Dehşeti” olarak tercüme edebileceğimiz muhtelif lakaplara sahip olduğu bilgisine rastladım.

Bindokuzyüzotuzlu yıllarda De Havilland DH88 ya da DH91 gibi yüksek süratli yenilikçi tasarımlarla ismini duyurmuştu. Başlangıçta silahsız ama hızlı bir bombardıman tayyaresi olarak tasarlanırken kullanılacak malzemenin de hafif olması öngörülmüş ve bu amaçla kanatlarda ve gövdenin önemli kısmında  balsa ve Kanada Huş ağacından elde edilen çok katlı kontrplak malzeme kullanılmış.

Bu parçalar sütteki proteinden elde edilen bir yapıştırıcı ile bir araya getirilip yapıştırılıyormuş. Ancak sonraları bu maddenin nemli tropik ortamlarda pek hoş anılar bırakmayacağı anlaşılınca sentetik yapıştırıcılara yönelinmiş.

Ahşap gövde kaplamasının İngiltere’deki mobilya firmalarınca yapıldığını da eklemek yerinde olur düşüncesindeyim.

1938 yılında ilgili bakanlık(Air Ministry) De Havilland’ın teklifini ahşap malzeme kullanılması ve tasarımın silahsız olması nedeniyle nazikçe itelemiş. Ancak müessese çalışmalarını yine de sürdürmüş. Geçen süre içerisinde savaşın getirdiği şartlara göre sürekli değişiklik gösteren sipariş adedine rağmen prototip ilk uçuşunu 1940’ın sonlarında gerçekleştirmiş. Prototipin elde ettiği 644 km/s lik hız dönemin bombardıman uçaklarının neredeyse iki katına ulaşmaktaydı. Prototipi MkI ve Mk IV üretimi izlemiş.

1941 yılında RAF  Mosquito’ların av-bombardıman versiyonunun oluşturulmasına karar vermiş. Bu bağlamda geliştirilen Fb MkVI nın prototipi ilk uçuşunu 1942 yazında gerçekleştirmiş.1943 şubat ayından  itibaren kullanılmaya başlanmış. Başlangıçta kanatlarda bomba ve yakıt depoları taşırken sonraları (1944 sonu diyelim) roket rampaları (2 x 4 adet) da eklenmiş.

Mosquito Mk VI larda başlangıçta 1480 hp lik Rolls Royce Merlin 21 ve 23 motorları kullanılmış. 113 adetten oluşan bu ilk parti “Series1” olarak adlandırılmış. Daha sonra 1635 hplik Merlin 25 motorlarına geçilerek üretilenlere “Series2” adı verilmiş.

Bu bloktan 1943 sonu ile 1946 yazı arasında kalan dönemde 2000 adetten fazla üretilmiş ve Mk VI'lar en çok üretilen Mosquito versiyonu olmuş.

Muhtelif  kaynaklarda Mosquito Mk VI'ların hızının 378 mil (608 km/s) menzilinin ise 2985  km olduğu bilgisi yer almakta.

Mosquito MkVI'ların ateş gücü 4  adet 20 mm Hispano top ile 4 adet 0,303 inch makinalı tüfekten oluşmaktaydı . Gövde içindeki kapalı bölmedeki 2 adet bombanın yanında kanatların altında 2 adet ilave bomba daha taşıyabildiğini belirtmekte fayda var. “Series1” olarak adlandırılan ilk versiyonlarda bomba haznesinin kapasitesi 2x250 lblik iken “Series2” versiyonunda  2x500 lb ye çıkarılmış.

Elimdeki kaynaklara göre Mosquito’lar Türk Hava Kuvvetleri’nde 1947 ile 1953 yılları arasında kullanılmışlar.  THK 3 bombardıman Alayı için toplam 132 adet Fb Mk VI (6651- 6779) ve ayrıca 10 adet T Mk.III siparişi vermiş. Mosquito’lar 1947 ocak ayı ile 1948 nisan ayı arasında teslim alınmışlar. (THK arşivlerinde Mk VI'ların sayısının  132'den az göründüğü belirtilmekte , ancak bu listenin tamamlanmamış olma olasılığı da mevcut)

İzmir Gaziemir’deki 3.bombardıman Alayı bu tayyareleri ilk kullanan birim olmuş. Daha sonra gelenler ise Eskişehir ve Diyarbakır’a gönderilmişler. (Ancak nemli ve sıcak iklimin yapıştırılmış ahşap yapıda yarattığı sıkıntılar sonucu bir süre sonra Diyarbakır’daki Mosquito’ların Eskişehir’e alındığı hikayeleri de anlatılmakta.)

Modeli yapılan İzmir Gaziemir’deki 3.Bombardıman Alayı’na ait 6730 numaralı Mosquito Fb Mk.VI .

F-84 G lerin gelmeye başladığı 1953 yılında Mosquito’lar emekliye ayrıldılar

 Model:

Model bildiğimiz Tamiya özelliklerine sahip. Sinir hastası olmadan huzur içerisinde bitirilebiliyor. Altmışiki  numaralı kutunun kenarındaki ve çerçevelere basılmış tarihten kitin ilk ortaya çıkışının 1998 yılı olduğu anlaşılıyor. Dönemi için oldukça ileri ,başaralı ve temiz bir kit . Eleştiri getirmek gerekirse flapların inik olarak yapılamamasından bahsederek konuyu geçiştirebiliriz. Özellikle gövde altında yer alan bomba haznesinin tavanında gömük olarak bulunan yakıt depolarının detay olarak oldukça hoşuma gittiğini söylemeliyim.

Gövde sağ sol olarak klasik anlamda tasarlanmakla beraber farklı versiyonlara olanak vermesi için burun kısımları ayrı parçalardan oluşuyor. Yine kanat uçları da aynı mantıkla parçalı olarak tasarlanmış.

Muhteviyatta yeralan pervaneler üç palli. THK Mosquito’su yapmak için bunların dört pale çevrilmesi gerekmekte.

Kutu içerisinde toplam kaç parça olduğunu Tamiya açıklamamış, ya da ben dikkatsizim bir türlü göremedim. Oturup sayma gereği de hissetmedim açıkçası. Bu sayısı bilinmeyen plastik parçalar doğru ve sabırlı bir şekilde birleştirilince ortaya 26,4 cm boyunda 34,4 cm kanat açıklığına sahip bir Mosquito çıkmakta.

Kutudan çıkan ıslak çıkartmalar ile model üç farklı şekilde bitirilebilmekte. Bunlar 187 ve 143 üncü filolara ait Fb Mk VI  ile 157 nci filoya ait Mk II .

Çıkartmaların her zamanki gibi halı kıvamında olduklarını söylememe gerek yok sanırım. Bence üç beş kuruş verip dışarıdan çıkartma getirtmekte fayda var.

Yapım:

Kıllanma kılavuzu yapıma motor kaportaları ile başlanmasını salık vererek alışılagelmiş kokpit monotonluğuna son vermiş . Ben de bu fırsatı kaçırmayarak yapıma kanatlar ve motor kaportalarının montajı ve parçaların iç kısımlarının boyanması ile başladım. Az da olsa tesviye gerekebiliyor.

Ardından kokpit kısmına yöneldim. Bu yönelme sırasında kriz kendini pek hissettirmemiş olduğu için kur makul seviyelerde dolanmaktaydı. O zaman ben yine Ultracast ile bağlantıya geçtim. Kokpitte kullanılacak koltuk seti ile birlikte başka birtakım güzellikleri sipariş ederek beklemeye koyuldum.

Kokpit elemanları “RAF interior green” olarak bilinen grimtrak açık yeşile boyandılar.

Gösterge tablosu konusunda eskiden bu kadar takıntılı değildim. Ancak yaş ilerledikçe insan huysuzlaşıp aksileşebiliyor sanırım. Bu nedenle gösterge tablosunda Tamiya’nın sunmuş olduğu ıslak çıkartmayı kullanmayı paket paket hakaret dolusu  padişah kızgınlığını aratmadan reddettim (hatta varsa anasını da alarak uzaklaşmasını yüzüne karşı söyledim de) ve sayın Kont Eduard’ın “fotoeç” ürününe yöneldim. Sanki daha iyi oldu gibi. Daha da iyi olabilir miydi? Orası da size kalmış artık.

Kanada’dan teşrif eden koltuk/tabure  takımı (#48033) boyandıktan sonra kokpit içerisinde kendilerine ayrılan bölüme yerleştirildiler. Hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından yola devam edildi.

Bomba haznesi boyandı ve kokpit parçasıyla birlikte gövde içine yerleştirildi.

Gövdenin kapatılmasını bir miktar tesviye işlemi izledi. Ardından daha önceden hazırlanarak istirahate bırakılan kanatlar yerlerine takıldılar.

Sırada yatay dümenler var. Bunları inik yapmak pek içimden gelmedi. Ve kutudan çıktıkları gibi bıraktım. Son tesviye rötuşları yapıldıktan sonra boyanmaya hazır hale geldi.

Siyah astar her zamanki gibi Tamiya akriliklerinden seçildi. Kendi halinde mütevazi bir astarlama yapıldıktan sonra bir süreliğine (gerektiği kadar diyelim ) nadasa bırakıldı.

Kuruma ve nadas sonrası Alclad II ile metalik boyamaya başladım. Türk Hava Kuvvetleri’nde kullanılan Mosquito’ların alüminyum renkli boya ile boyanmış olmaları nedeniyle , çıplak metal yüzeylerdeki panel farklılıklarını uygulamak söz konusu olmamakta.

Boyamanın ardından sırada ıslak çıkartmalar bulunuyor.

Kare forslar ve bayraklar için Turquoise Decal setinden yararlandım. Bu set gerçekten çok işe yarıyor.

Gövde yanında yer alan 30 rakamı için "Xtradecal #X72065 RAF Post War serials"  çıkartma setini kullandım.

Bunun dışında burun kenarında yer alan pek çok küçük boydaki 6730 numarası da “Modeldecal 36b” setinden tedarik edildi. (Amma da teferruat değil mi ? Artık THK olsun diye katlanıyoruz )

Bunların dışındaki az sayıdaki bakım işaretleri için mecburen kutudan çıkan kalınca Tamiya çıkartmaları kullanıldı. Olmadı mı? Ben de isterdim Tally Ho’nun Mosquito bakım işaretleri setini edinmeyi  ancak küresel krizden mi nedir uzunca bir süredir ulaşılabilir müesseselerin stoklarında bulunamamakta bu set. Anlaşılan herkese tanjant değmemiş bu kriz. Ana altimetreyi sorarsanız zihni  apronda deve kestirtmekten “be highly” bulanmış gibi.

Sırada tayyareyi ayağı kaldırmak var. İniş takımları bir parça alengirli ve çok parçalı olduğundan biraz zaman alabilmekte. Ayrıca yapısı gereği tekerleğin önceden boyanarak yerine yerleştirilmesi gerekmekte.

Bu nedenle önce tekerlekler boyanarak hazırlandı. Ardından iniş takımlarında yer alan parçalar teker teker boyanarak birleştirildi. Akabinde yuvalarına takıldılar.

Kutudan çıkan egzost ve  kokpitin sağ tarafında bulunan giriş kapısının durumu içime pek sinmediği için Ultracast’ın kokpit tabureleri ile birlikte önceden ithal edilmişti.

Bu parçalar boyanarak yerleştirildiler. Egzost izleri de referans fotoğrafa bakılarak uygulanmaya çalışıldı.

Tamiya’nın MkVI kitinden bir Türk Hava Kuvvetleri Mosquito’su yapmak için pervanelerin değiştirilmesi gerekmekte. Kutudan çıkanlar klasik üç palli pervaneler. Ancak bize gönderilmiş Mosquito’lar dört palli pervaneye sahipti.

Bu aşamada insanın canını sıkan bir ayrıntı olarak gözükebilmekte bu pervanesel sorunsal. Ancak neyse ki son dönemlerde bu rahatsızlığı giderecek bir takım faaliyetler krize rağmen ortaya çıktı.

Uzanabilme mesafesindeki ecnebi alışveriş sitelerinde (varsayalım Hannants) çözümler mevcut. Paragon’un çıkartmış olduğu 48152 numaralı ürünü bu iş için oldukça uygun. Fiyat olarak da abartılı sayılmaz. Yapmanız gereken şey önce siparişi verip makul süre bekleyip elinize geçirdikten sonra poşetten çıkan rezin parçaları dikkatlice takozlarından sıyırmak ve bu işlemi yaparken de mutfak bölgesinden uzak durmak olmalı. (militan rezin tozlarının ıspanak ya da başka bir şeyin içine sızması hoş olmasa gerek)

Pervane konusunu kapattıktan sonra aslında geriye pek bir şey kalmamıştı. Kanat ucundaki lambalar ve kanopi parçası da  yerleştirilince model bitmiş oldu. Aslında  çok önceleri bitmesine rağmen fotoğrafların çekilmesi, yazısının yazılması vs  bugünlere sarktı. Sebebini -ikide bir soyunan artiz bozuntularını aratmayan ,tamtakır bilgi dağarcığıyla dönemsel şöhret (belki de bedava limonata ) peşinde koşan- omurgasız liberal tayfanın verdiği rahatsızlığa bağlayarak da hafiflemek olası. Neyse , sonuç olarak toparlak ve de yaşlı güneşimizin hışmına maruz kalmadan bitirilmesini olumlu karşılayarak noktalayalım bu yazıyı.

 

İyi modeller

Tolga ÜLGÜR © Mart 2009

 

Referanslar:

-De Havilland Mosquito – Aero Detail 23

-Mosquito in action Part 1 & 2 – Squadron /Signal Publications

-Mosquito Walk around -  Squadron /Signal Publications

-Turkish Military Aircraft since 1912 – Ole Nikolajsen

-Wikipedia org.

  

Bu sayfadaki yazı ve fotografların tüm hakları  www.ozkanturker.com sitesine ve yazarına aittir. İzinsiz kullanılamaz.