|
Anasayfa Galeri Menü | |||||||
Breguet XIX B2 | |||||||
El Yapımı 1/32 | |||||||
Özkan Türker | |||||||
Bu yazıya konu olan modelin planlaması ve yapımı çok uzun yıllara yayılmış tembel bir proje olarak kayıtlara geçecek. Henüz internete kavuşmadığımız doksanlı yıllarda Polonya'lı bir mektup arkadaşından temin ettiğim dört beş paftalık Breguet XIX çizimleri ile hikaye başlar. Otuzlu yılların Avrupa ve Amerika'sında pek çok kullanıcısı olan bu Fransız uçağı model imalatçıları açısından pek iş yapacak bir model olarak görülmemiş olsa gerek bu yazının hazırlandığı zamana kadar sadece 1/72 ölçekte çıkabilmiş ve hızla raflardan kaybolmuştur. Zamanın birinde ben de 1/72 ölçekli vakum kitten modeli yapmıştım ama tek fotoğrafı bile kalmadan sırra kadem bastı gitti. Lafın kısası 1/32 ölçekte bir model yapma kararı almam 2000 yılı içinde gerçekleşti.
Breguet XIX uçakları, Türk Hava Kuvvetleri'nce 1926-1941 yılları arasında keşif/bombardıman ve eğitim/irtibat görevlerinde başarı ile kullanıldı. Lisans altında üretilenler dahil yaklaşık 2700 adet üretilen Breguet 19'lardan dört değişik tipte ve üç farklı motora sahip toplam 86 uçak hava kuvvetlerimizde hizmete verdi. Bu uçaklar Türkiye Turu, Moskova Turu gibi uzun menzilli uçuşlarda, Ağrı ve Dersim isyanlarının bastırılması gibi aktif görevlerde başarıyla kullanıldı. Kaynaklara göre modelini yaptığım 32 numaralı uçak Yeşilköy Hava Okulu'na bağlı Tatbikat Bölüğü'nde görev aldı. Yapı olarak tamamı duralüminyum üzeri bez kaplama olan bu uçaklardan hiçbirisi günümüze ulaşmadan tarihe gömüldü. Yapım: Modelin gövdesini balsa ağacından sağ-sol iki yarım şeklinde hazırladım. Gövde gerisi bez kaplama olduğu için bu kısmın detaylarını da ilave ettikten sonra her iki yarımdan silikon kalıp aldım. Silikon kalıptan yaklaşık 3mm kalınlığı olan iki gövde yarısını resin döktüm. Kabuk halindeki gövde yarılarının iç kısmını kokpit detayı için yaklaşık 1mm olana kadar freze ile incelttim. Kokpit iskeleti çok detaylı olduğundan gövdenin kapanmadan bitirilip yerleştirilmesi gerekiyordu. Ne yazık ki bu aşamalara ait fotoğraf çekmek aklıma gelmemiş.
Gövde içinin bitmesi ile her iki yarım birleştirildi, tesviyesi yapıldı. Gövde dış panellerinin ana hatları belirginleştirildi. İşte bundan sonraki kısımda bir duraklama dönemi başladı. Gövdeyi kaplayan oluklu metal panellerin nasıl yapılacağına dair henüz bir teknik bulamamıştım. Gövdenin yuvarlak formu nedeniyle plastik oluklu levha ile kaplanması mümkün değildi. Isıtılan levhanın olukları da şekil değiştiriyordu. Alüminyum folyo ile yaptığım denemeler de çok başarılı olmadı, malzeme çok çabuk çizilip bozuluyordu. Bana esnek ama dayanıklı bir levha gerekiyordu. Bu arayışlar içinde çok uzun bir zaman geçti. Bu arada başka modellere başlandı, bitirildi. Kısmetsiz Breguet projesi bir kutu içinde tozlandı. İşyerinde gördüğüm kauçuk plaka ile kaplanmış bir modeli gördüğümde jeton düştü. Çözüm uzun zamandır gözümün önünde dolaştığı halde görememiş olmaktan dolayı kendime sövdüm yani. Modelin ölçeğine uygun bir oluklu levha üzerinden silikon bir kalıp hazırladım. Bu kalıp içine döktüğüm epoksi yapıştırıcıyı ince bir katman olacak şekilde yayarak üzerine pelur kağıdı örttüm. Merdane ile iyice düzleştirerek üzerine bir cam koyarak kurumaya bıraktım. Kısa zamanda kuruyan levhayı kalıptan çıkardığımda mutlu çözüme ulaştım. İstenilen şekle girecek kadar esnek ama yırtılıp bozulmayacak kadar sağlam oluklu bir levha. Bu çözüme ulaştığımda ise modele başlamamdan itibaren yedi yıl geçmişti !
Hemen birkaç esnek levha üreterek gövdenin ön tarafındaki oluklu metal panelleri tamamladım. Malzeme ilk başta esnek olmasına rağmen epoksi yapıştırıcı zaman içinde sertleşerek daha sağlam bir hal aldı. Gövdenin ana formu nihayet tamamlanmıştı.
Gövdenin tamamlanmasıyla dümen parçalarının yapımına geçtim. Metal iskelet üzerine bez kaplama görüntüsü için ince plastik levha üzerine profilleri içten çizerek tamamladım. Balsa levhadan hazırladığım dümen parçalarının üzerini bu plastik levhalarla kapladım.
Hızlıca biten dümen imalatından sonra sıra kanatlara gelmişti. Kanatlar için de dümenlerde kullandığım yöntemi uygulamaya başladım. Öncelikle balsa levhadan bol toz ve talaşa bulanarak kanadı dört parça olarak hazırladım. Ancak iş bunları plastik levha ile kaplamaya geldiğinde istediğim gibi bir sonuç çıkmayacağını gördüm. Dümenlerde yolunda giden bu yöntem iş kanatlara gelince iş görmedi. Beğenmediğim kanat takımıyla bu aşamada vedalaştım.
Kanatlar için farklı bir yöntem olarak uçucu modellerde kullandığımız şekilde bir yapıyı denemeye karar verdim. Çizimlerini yaptığım kanat parçalarını balsadan lazer marifeti ile hazırladım. Üst kanat tek parça olacak şekilde üç kanat parçasını daha sonra kaplama kağıdı ile kaplayarak ıslattım. Kuruduğunda gerilen kağıt üzerine önce sellozik vernik ile astar attım. Kanat nervürlerini temsil etmesi için ince bant şeritleri uyguladıktan sonra kanatları ince bir kat laminasyon epoksi ile kapladım. Böylece kaplama kağıdı sertleşerek sağlam bir yüzey oluştu. Astar ve zımpara işlemlerinden sonra kanatlar da boyamaya hazır hale geldi. (Bu aşamada da fotoğraf çekmemişim @*##@)
Model bitmeye yaklaştıkça yine bir yavaşlama ve hatta duraklama devri başladı. Bunun başlıca sebebi detay parçalarının neredeyse hepsinin elde imal edilecek olmasıydı. Gövde ve kanat üzerinde bulunan kapak, basamak, menfez gibi birçok detay önce çizildi sonra pirinç levhadan asit indirme yöntemiyle yapıldı. Bunların tasarımı, imalatı ve uygulaması bir kaplumbağa telaşıyla yapıldığı için proje yayıldıkça yayıldı. Tekerlek ve şahsına münhasır jant için mastar model hazırlayarak resin kopya ürettim. Bu arada yıllar geçmiş artık tasarladığımız parçaları üretebileceğimiz üç boyutlu yazıcı teknolojisine kavuşmuştuk. Benim için kritik parça sayılan iniş takım ve kanat dikmeleri bu teknolojiden nasibini alarak ortaya çıktı.
Projemin bitmesine pek fazla birşey kalmadığı bir zamanda artık resmi olarak emekliliğe adım atmıştım. Aktif iş hayatından el etek çekmenin verdiği gayretle "bitsin artık bu çile" diyerek eksik kalan bek demiri, radyatör, pervane ve abak gibi birkaç parçanın da tamamlanması ile artık modelin renklerine kavuşma zamanı geldi çattı.
Model için yaptığım son parça arka makineli tareti ve üzerindeki Madsen makineli tüfekler oldu. Döner tareti Wingsnut Wings modellerinin birisinden aldım ki bu parça modelde kullandığım tek hazır parça oldu. Ancak hazırı bulunmadığı için Madsen makineli tüfekleri yine bir mastar model hazırlayıp resin kopyalama ile üretmek zorunda kaldım. Boyama: Modelin tamamı astarlanıp gerekli son dokunuşları yaptıktan sonra Tamiya boyalarla boyadım. Dönem renkleri konusunda çok fazla kaynak bulunmasa da birkaç yabancı kaynaktan faydalanarak olası renkleri yakalamaya çalıştım. Milliyet işaretleri ve numaralar maske şablon kesilerek boyandı. Gövde üzerinde ufak eskitme ve tonlamalar yapıldıktan sonra genel olarak yarı mat bir vernik atarak modeli bitirdim. Modelin yapımında keşfettiğim organik yüzeylerin oluklu metal ile kaplanması tekniği yapımı hep zor görünen bazı modeller için bir çözüm gibi görünüyor. Kimbilir belki yakın gelecekte bir Junkers A20 av tayyaresi bile yapılabilir... Özkan Türker © 2024
|
|||||||
Bu sayfadaki yazı ve fotografların tüm hakları www.ozkanturker.com sitesine ve yazarına aittir. İzinsiz kullanılamaz. |