GALERİ

www.ozkanturker.com


 

Anasayfa  Galeri Menü

Dornier Do 335 Pfeil A-03

Tamiya 1/48 (61074)

Ceki Erginbaş

 

 

Tarihçe:

Bu uçakla ilgili oldukça detaylı bir tarihçe Tolga Ülgür tarafından daha önce yazıldığı için, konuyu daha fazla uzatmaya gerek duymadan,  bahsi geçen yazının bağlantısını aşağıda vermeyi yeterli görüyorum.

 http://ozkanturker.brinkster.net/Galeri/Do335/index.htm

 

Model: 

Yapmış olduğum bu modelin Ahmet Dönmez tarafından yazılmış oldukça güzel bir incelemesi, sitenin incelemeler bölümünde mevcut. Aşağıdaki bağlantıdan bu incelemeyi okuyabilirsiniz. 

http://ozkanturker.brinkster.net/incelemeler/do335/index.htm 

Benim bu kit hakkındaki görüşlerim, genel olarak oldukça olumlu.  Parçaların birbirine uyumu, detay seviyesi oldukça iyi. Maalesef bomba ve iniş takımı  yuvalarında ve kapaklarının iç kısımlarında rahatsız edici yuvarlak kalıp izleri mevcut. Ayrıca iniş takımlarının son montajı biraz sıkıntı yaratabilir.   Bunların dışında,  terapi kiti olarak adlandırılabilecek bir maket.

 

Yapım:

 Bu modeli yapmamın en büyük sebebi, Tolga Ülgür’ün daha önce toplamış olduğu Do-335’e duyduğum hayranlıktır.  Kendisinin yapmış olduğu modeli inceledikten sonra, bu uçağın garip şekli birden gözüme oldukça hoş gözükmeye başladı.  Uçağın özellikle renklerini çok beğendikten sonra, ki benim için yeni yapacağım bir modeli seçerken en büyük kriterlerden bir tanesi renklerinin gözüme hoş gözükmesidir,   bu modelden bir tane de benim vitrinimde olmalı diye düşünerek işe koyuldum. 

 Kiti ülkemizden kolaylıkla temin edildikten sonra,  bitiş estetiğini arttırmak üzere internetten  bazı detay setleri getirtildi.   Bunlar:

-Cutting Edge’in CED48131 kodlu “Do335 Arrow Part2” sulu çıkartma seti

-Quickboost’un  QB48049 kodlu Dornier Do 335A   rezin egzos seti 

-True Details’in  48064 kodlu ağırlık efekti verilmiş rezin tekerlek seti

-Eduard’ın  49002 kodlu   renkli metal erozyon  kemer seti

 Bütün setler temin edildikten sonra modeli toplamaya başladım. İlk iş olarak modelin pek çok yerlerinde bulunan yuvarlak kalıp izleri   Gunze Sangyo’nun  Mr. Dissolved Putty  adlı ürünü ile kapatıldı.

 Sonrasında kokpiti toparlandı.  Kokpit parçaları  genelinde  Testors Model Master 2079 RLM66 schwartzgrau  rengine boyandıktan sonra,  Tamiya X-18 semi gloss black , ve çeşitli diğer renkler ile detay boyaması yapıldı.

 

 

Eduard’ın kemer setinden, kit içerisinden çıkan sulu çıkartma kemerlere en çok benzeyenini seçtikten sonra, japon yapıştırıcısıyla yerleştirdim. Eduard’ın bu renkli setleri oldukça başarılı,  ve görünümü baya zenginleştiriyor.  

Gösterge paneli için, kitten çıkan sulu çıkartmayı yerleştirdikten sonra, göstergelerin içlerini Testors’un şeffaf parça yapıştırıcısıyla doldurarak cam görünümü  verdim.

Kokpit toparlandıktan sonra, kanopiyi  Bare Metal Foil  kullanarak maskeledim, ve az miktarda japon yapıştırıcısıyla yerine yerleştirdim.  Böylece hem boyama sırasında olabilecek ton farklılıklarının önüne geçmiş, hem de  hiç sevmediği bir iş olan kokpit maskeleme işinden kurtulmuş oldum.

 

Kokpitin tamamlanmasıyla birlikte, gövdeyi toparladım.  Gövde parçalarının birbirine oturması, kanat gövde birleşimi oldukça sorunsuz. Ancak kokpitin arkasında bulunan, gövdenin üst kısmını oluşturan  ve kenarları ufak perçin detaylarıyla dolu parçayı takarken özellikle dikkat etmekte fayda var.  Zira bu parçayı gövdeyle iyi hizalayamazsanız, macun ve zımpara müdahalesi gerekebilir ki, parçanın kenarları boyunca uzanan perçin detaylarını bozmadan bu işi gerçekleştirmek ruh sağlığınız açısından  tavsiye etmeyeceğim bir durum.  

Genel montaj bittikten sonra, bomba yuva kapaklarına göz atarken, buradaki  yuvarlak kalıp izlerinin  Mr. Dissolved Putty ile pek de güzel kapanamadığını fark ettim.  İzler  parça detaylarının daha alt seviyesinde kaldığı için, buraya zımpara kağıdıyla ulaşmanız pek mümkün olmuyor. En azından ben beceremedim .  Parçaların iç yüzeyini toptan macunla kaplamak da iyi bir sonuç vermeyince, daha fazla kafaya takmadan bomba  yuvasını kapalı yapmaya karar verdim.   Zımpara aşamasında kapakları baya bir hırpaladığımdan mı, yoksa gövde birleşimini iyi yapamadığımdan mı, veya Tamiya’nın  bu parçayı iyi veremediğinden mi bilinmez, kapakları kapalı olarak monte ederken biraz sıkıntı yaşadım.  Parçayı gövdeye ilk yerleştirdiğimde gövdeden daha derinde kaldı.  Japon yapıştırıcısı, plastik kart ve macun ile bir süre uğraştıktan sonra  kapakları gövdeyle  aynı seviyeye getirmeye gayret ettim.  Ne kadar olduğu sizin taktirinize kalmış.

Montaj işi bitince sıra boyamaya geldi. Bu noktada, Tolga Ülgür’ün modelinin renkleri zaten bu projeye girişmemin ana sebebi olduğundan hiç tereddüt etmeden Gunze’nin gerekli renklerini kullanmaya karar verdim. Ancak  Gunze Sangyo’nun  ülkemizdeki adresi olan İTM mühendislikte  Gunze’nin RLM 81 ve 82  renklerinin olmadığını görünce, mecbur alternatif markalara yöneldim.  Hazır İTM mühendislikteyken yine kendilerinin getirtmiş olduğu, ve fırçayla kullandığımda mükemmel sonuçlar aldığım Vallejo akrililerini, bir de  airbrush ile denemeye karar verip aldım. 

Modelin alt rengi için RLM 76 ya karşılık gelen “70907 Pale GreyBlue” ,  Üst yüzeyler için de RLM 81 ve 82 ye denk gelen “70823Luftwaffe Cam. Green” ve “70887 Brown Violet” renklerini aldım.

Boya öncesi  Tamiya XF-1 mat siyah ile  pane çizgileri üzerinden geçerek ön gölgeleme yaptım.  Sonrasında   sıra modelin alt kısmına RLM76 atmaya gelmişti.  Vallejo akriliklerini yabancı site forumlarında tavsiye edildiği üzere temiz suyla incelttikten sonra atmayı denesem de  pek başarılı olamadım. Alışık olduğum Tamiya  akrilik boyaları gibi yarı yarıya incelttiğimde,   Vallejo’nun  aşırı akışkan olup yüzeye tutunmadan aktığını gördüm. Çeşitli denemelerden sonra,  benim çalışabildiğim en uygun inceltme oranının yaklaşık %10 inceltici olduğuna kanaat getirdim.  Ancak bu durumda da, boya  dört-beş  saniyede bir tabancanın  ucunda kuruyup tıkanmasına sebep oldu.   Kısacası  Vallejo’nun fırça ile kullanılmak üzere üretildiğine kanaat getirdiğim bu boyalarını  suyla incelterek kullanmayı pek pratik bulmadım. Belki de ben beceremedim.  Çeşitli forumlarda bazı arkadaşlar, bu ürünü  mavi renkli cam temizleme sıvısını kullanarak inceltmişler ve memnun kalmışlar. O yöntemi denemekte fayda var.

Sonuç olarak boya atımında sorunlarla boğuştuysam da, boya yüzeyde çok çabuk kuruyor, ve kuruyunca gerçekten çok güzel, pürüzsüz bir yüzey oluyor. Ancak en ufak sürtünmede boyada çizikler oluşuyor.  Eğer iyi inceltilir, ve dikkatli kullanılırsa oldukça güzel sonuçlara vakıf bir boya olduğuna karar verdim.   

Alt yüzeyden sonra kamuflaj renkleri de sırayla atıldı. Renkler arasında sert geçiş sağlamak için Tamiya’nın maske bandını kullandım.    Maalesef  maskeleri sökünce karşılaştığım manzara  beni pek tatmin etmedi. Zira  Tolga Ülgür’ün modeliyle benim modelimin renkleri baya bir alakasız olmuştu.  Modeli yapma motivasyonum da renklerini beğenmem olunca, bu durum pek bir can sıkıcı oldu haliyle.

 

Sonrasında bu renkleri istediklerime çevirebilmek için, çeşitli  Tamiya akriliklerini oldukça inceltip düşük basınçta modele atmaya başladım. Bu işi yaparken alt kattaki Vallejo katlarını  bir ön gölgeleme olarak kabul edip,  yeni renkleri panel ortalarına ağırlıklı attım.  Açık yeşile Tamiya’nın  XF-3 mat sarı ve XF-5 Mat yeşilini karıştırarak,  kahveregiye çalan kısma ise  direk Tamiya XF-62 Olive Drab rengini atıp sonunda gözüme hoş gelen sonuca ulaştım.  Bu işlem sırasında kamuflaj geçişleri yumuşadığı için tekrar bir maskeleme gerekti.   Sonunda her şey istediğim gibi olunca  Tamiya’nın X-22 akrilik parlak verniğini atarak boya işini bitirdim.

Sulu çıkartma olarak  Cutting Edge’in  setinden 103 kuyruk numaralı  uçağı seçip,  gerekli çıkartmaları  ve ufak tefek uyarı yazılarını modele uyguladım.  Son bir kat parlak vernik atarak çıkartmaları sağlama attım.  Sorasında   hafif bir yağlıboya yıkama yaparak detayları belirgin hale getirdim. Bu iş için  “burnt umber” ve “siyah”  renklerinden yaptığım bir karışımı  terebentinle incelterek kullandım.  Son olarak  “Micro Flat”  mat vernik atarak  boya işini genel olarak sonlandırdım.

Quick Boost’un rezin egzosları oldukça kaliteli, ve modelin görünümüne çok hoş bir katkı sağlıyor. Egzoslar Tamiya XF-1 mat siyaha boyandıktan sonra,  koyu kahverengi ve koyu kırmızı tonlarında çeşitli toz pastellerle  paslı görünüme kavuşturuldu. Boyanan egzosları yerlerine japonlandıktan sonra,  Tamiya akriliklerinden  çeşitli siyah ve kahverengi tonlarını  iyice inceltip, düşük basınçta atarak, egzos islerini yaptım.

True Details’in rezin tekerlekleri de oldukça güzel. Ağırlık efekti  çok başarılı. Tekerlekleri, kalıp bloklarından  Tamiya model testeresi ile  ayırdıktan sonra, çeşitli zımparalarla pürüzsüz hale getirdim. Tekerlekler merkezlerinden uygun matkap ucuyla delindikten sonra boyanıp modele eklendi.

Kanopi, ve maskeleri yerlerinden söküldükten sonra uygun pozisyonda japon yapıştırıcısıyla sabitlendi. İniş takımlarında metal olan kısımlar   Bare Metal folyo  ile kaplanarak  parlak bir görünüm kazandı.  Son olarak  iniş takımları ve  kapakları yerlerine yerleştirilip, ki bu kısım biraz sıkıntılıydı,  model tamamlandı.

 

 

Sonuç olarak oldukça keyifli ve bittiği zaman çok hoş görünen bir model olduğunu söyleyebilirim.  Bu modeli herkese tavsiye ederim.

Herkese iyi modeller.

Ceki Erginbaş©Eylül 2007

 

Bu sayfadaki yazı ve fotografların tüm hakları  www.ozkanturker.com sitesine ve yazarına aittir. İzinsiz kullanılamaz.