|
Anasayfa İncelemeler Menü | |
Kit | Heinkel He-219 A-7 Uhu |
Ölçek | 1/48 |
Firma | Tamiya |
Kit no | 61057 |
Çıkartma | 3 Seçenek |
İnceleme | Ahmet Dönmez |
|
|
Tarihçe :
Alman Hava Kuvvetleri envanterindeki en etkili ve üstün gece avcısı olabilecekken, çeşitli politik hesaplar ve ayak oyunları yüzünden yeterince üretilememiş, olağanüstü potansiyelinde yeterince yararlanılamamış bir uçak. Gece avcısı üretim tercihleri daha sıradan tasarımlar olan Junkers Ju388J ve FockeWulf Ta154 lehine kullanılana kadar, 20 adet prototip de dahil olmak üzere toplam 288 adet üretilmiş. Üretici Heinkel tarafından P.1060 Kodu ile avcı/bombardıman uçağı olarak tasarımına başlanan Uhu pek çok dikkate değer özelliğe sahipti. Uçağın burnuna en yakın noktada yer alan kokpitte sırt sırta oturan Pilot ve Radar kullanıcısı mükemmel bir görüş açısına sahiptiler. Uçaktaki silahların oldukça önünde bulunan pilotun gözleri de silahların alevinden etkilenmemekteydi. Mürettebatın kullandığı fırlatma koltukları, He219’u yeryüzündeki fırlatma koltuğu donanımlı ilk operasyonel uçak yapmaktaydı. Ayrıca, iniş takımı konfigürasyonu açısından da bu türün Alman Hava Kuvvetlerindeki ilk örneğiydi. İlk prototip 15 kasım 1942 de uçtu. Başarılı uçuş denemelerin ardından, daha ağır silahlar ve radar donanımlı He219A-0 olarak sınıflanmış üretim öncesi modeller Hollanda’da üslenmiş bir gece avcısı birliği ne gönderildiler. Binbaşı Werner Streib 11 haziran 1943 gecesi bu uçaklardan biri ile 5 İngiliz Hava Kuvvetleri dört motorlu ağır bombardıman uçağını düşürdü ! Birlik tarafından yapılan 6 harekat uçuşunda 20 adet uçak düşürüldü ki bunların altısı iki motorlu, yakalanması son derece zor De Havilland “Mosquito” av uçağıydı. Uhu kazandığı bu başarılara rağmen kağıt üzerinde hesaplanan performansının oldukça gerisindeydi. Tüm silah yükü ve yakıt tankları dolu olarak 8.000 metrenin üzerine çıkamıyordu ve hesaplanan 605 km/h lik maximum sürate radar donanımlı olarak ulaşmak imkansızdı. FuG 220 radar sistemi ve eksoz alevi gizleyici lerle donandığında 6.200 metre irtifada 560 km/h sürate ulaşabilmekteydi. (De Havilland “Mosquito” nun süratinin saatte 600 km.’nin üzerinde olduğu düşünülürse bu uçağı düşürmesi tesadüf veya şans sonucuydu) Bu performans eksiklerine rağmen büyük miktarlarda üretilebilseydi ve yeterince geliştirilebilseydi, Alman Gece Avcı Birlikleri için ideal bir silah olacağı kesindi. Savaştan sonra İngiliz ve Amerikalılar tarafından alınan iki örnekten bir tanesi bugün Ulusal Havacılık ve Uzay Müzesi depolarında restore edileceği günü beklemektedir.
Model :
Tamiya tarafından 1997’de piyasaya verilen bu modelden sonra pek çok üretici tarafından üstün detay seviyesinde model üretildi. Bence bu model hala parçaların birbirleri ile uyumu, detayların, ölçek ve hatların doğruluğu açısından , üretilmiş en iyi plastik enjeksiyon kalıp modellerden biri. Kutudan çıkan, üretim serilerinin sonuncusu olan A7 serisi. Kanat köklerinde birer ve gövde altında 2 adet Mk151 20 mm. top ile donatılan bu seride ayrıca, diğer tüm üretim modellerindeki gibi, gövdede kanatlar hizasında 65 derece açı ile ateş edebilen 2 adet Mk.108 30 mm. top da bulunmaktaydı. Tüm bu özellikler model üzerinde doğru olarak görünüyor. Daimler Benz DB603L modeli motorlar için, kanatlardaki daha geniş hava alıkları ile kuyruktaki uyarı radarı gibi detaylar da mevcut.
Beş ayrı gri renk plastik çerçevede yüz civarında parça var Pervaneler, poyralar eksozt alev gizleyiciler ve radyatör plaplarının vb. olduğu iki çerçeve birbirinin aynısı. Sağ-Sol parçalar ile klasik şekilde birleşen dar gövdenin ucunda kullanılmak üzere kokpitin içine oturabildiği bir ağırlık parçası verilmiş. Ön iniş takımı ve kokpit derinliği uçağı ön kısmına ağırlık koymayı hemen hemen olanaksızlaştırdığından bu parça çok yararlı. Detaylı olarak boyanıp, kuru fırça tekniği uygulandığında göz alıcı olabilecek kokpitte bence tek aksaklık genellikle Tamiya modellerinde karşılaşılan ıslak çıkartma emniyet kemerleri. Uçaktaki Draeger üretimi Vogt-Wisseman fırlatma koltuklarına ait bu kemerlerin standart kemerlerden farklı olabileceğini düşünmekle birlikte, konu ile ilgili bir bilgiye rastlamadım, ama eğer kafayı çok takmıyorsanız, standart bir metal erozyon detay setindeki emniyet kemerlerini kullanabilirsiniz. Alt ve üst yüzeyler ayrı ayrı verilmiş olan dört adet plap düşük ve veya düz olarak yapılabiliyor. Kanatların gövdeye birleştiği bölümdeki içe doğru girinti sağlam bir bağlantı sağladığı gibi, macun, zımpara, tesviye vb türü can sıkıcı detayları da önlüyor. Bununla kalmayıp, dar gövdeye iki adet nispeten uzun kanadı düz olarak oturtmak oldukça güç olacağı düşünüldüğünden; kanatlar, gövde içinden geçen ve kanat içlerine kadar uzanan iki adet çubukla birleştiriliyor! Modelin ne kadar ince düşünülmüş bir mühendislikle yapılandırıldığına şaşmamak elde değil...
Şeffaf çerçevedeki oldukça ince kanopi, modeli kokpiti açık olarak yapmaya imkan tanıdığı gibi, distorsiyon olmadığı için içteki detayları görebilecek biçimde kapalı da yapmak mümkün, ayrıca şeffaf çerçevede, uçağın üzerinde, ortalarda yer alan D/F anteni de verilmiş, 360 dereceyi tarayan ışınsal yerleştirilmiş 25 ayaklı bu cihazı boyamak oldukça sabır gerektiren bir ameliye olmasına rağmen, çıkan sonuç metal erozyon detay kadar inandırıcı oluyor. Uçağın burnunda yer alan oldukça ince anten grubu da plastik enjeksiyon olarak dökülmüş. Kırmadan toplamayı ve düzgünce boyamayı başarırsanız bu önemli nokta da ek detay setlerine gerek kalmadan halledilebiliyor.
Boyama, Islak çıkartmalar: Gece avcısı olarak tasarlanan ve üretilen bu uçağa ait yapım kılavuzunda önerilen üç şemada da üst yüzey açık mavimsi bir gri olan RLM 76 üzerine atılan RLM 75 morumsu gri Beneklerden oluşuyor. (üzerinde hep tartışılan, uzmanların bir türlü fikir birliğine varamadığı bu iki renk konusunda ne tartışabilecek ne de fikir yürütecek ehliyette olmadığım için, konuyu sessizce uzmanlara bırakıyorum. Ancak size, eğer Tamiya boyama şemasında verilen tek veya karışım renkleri namusluca uygularsanız, sonucun oldukça iyi olacağını söyleyebilirim)! Boyama şeması konusunda da hassas davranılıp, ayrı bir pafta halinde 1/48 ölçekli benek şeması bile verilmiş. Genellikle yağmur bulutları ile kapalı, güneş ışınlarının bulutlar üzerine oldukça yatay düştüğü puslu Kuzey/Orta Avrupa gökleri için bu morumsu mavi alacalı boyanmış uçaklar mükemmel kamuflaj özelliklerine sahipti. Gövde altı rengin de RLM76 olarak gösterildiği iki şemadan birinde benekler daha büyük , diğerinde daha küçük, üçüncü şema ise Büyük benekli olanın altı siyaha boyanmış hali..! (ne kadar yaratıcı değil mi ?) Renkli modeller yapmaktan, ıslak çıkartmalar ile uğraşmaktan hoşlanan modelciler için pek uygun olmayacak bu uçaklarda her türlü işaret kamuflaj adına en aza indirilmiş, filo kodları son derece ufak, uçağa ait radyo çağrı kodları gri ve siyah, kanatlardaki milliyet işaretleri en aza indirgenmiş. Islak çıkartmanın bu kadar az önemli olduğu ikinci baskı fotokopi grilerine sahip bu modelin Scale-Master ıslak çıkartmaları son derece kaliteli ve ince. Oysa, Tamiya’nın asıl yapmayı sevdiğim çok renkli ikinci dünya savaşı uçakları ve metal jetlerinde kullandığı ıslak çıkartmalar hep çok kalın olur!
Birkaç yıl önce bir tane yapmış olduğum bu modelde parçalar arasında en ufak bir uyumsuzluk olduğunu ve yapım aşamasında ciddi bir sorun çıktığını hatırlamıyorum. Bitmiş modelle ilgili hatırladığım tek sorun önünde ve kıçındaki her an kırılabilecek antenler ve nispeten büyük boyutları nedeniyle nereye koyacağımı bilemememdi....Birkaç kit yapmış ve biraz alingirli bir boyama şeması ile uğraşma riskini göze alan Alman uçağı meraklılarına, hele Alman Gece Avcısı meraklılarına yada sadece sorunsuz güzel bir kit yapmak isteyen herkese hararetle tavsiye ederim.
Bu yazının hazırlanmasında kullanılan Kaynaklar: 1. The Concise Guide to Axis Aircraft of World WarII - Mondey,David – Chancellor Press, 1996 (İlk baskı. Temple Press, 1984) 2. Heinkel He219 “Uhu” – Nowarra, Heinz J. – Schiffer Pub., 1996 İyi modeller Ahmet Dönmez 2005
|
|
Bu sayfadaki yazı ve fotografların tüm hakları www.ozkanturker.com sitesine ve yazarına aittir. İzinsiz kullanılamaz. |