Soru sorarak
başlamak en iyisi . Mecbur muydum buna bulaşmaya? Pek sanmıyorum. Hafızam
bana oyun oynamıyor ise 2008 yılı gibi piyasaya çıktığında nasıl bir şey
olduğu konusunda az çok fikir sahibi olmuş ve birkaç yıl öncesine kadar da
bundan uzak kalmayı başarmıştım. O zaman neden satın aldım? Haklı soru.
Ama orası da net değil. Akıl dolu sorulara aynı dolulukta cevap
veremiyorum !!!
Uzun bir
süredir Sevgili Tamiya’nın yaşlandıkça güzelleşen 1/48 ölçek P-51 Mustang
leriyle gayet güzel oyalandım. Bunlarla zaman geçirmek hoşuma gitse de
yaşlanan bünye hafiften 1/32 mikyas ister oldu. Konjonktür mü değişti
yoksa yaşlanan bünye kendi konjonktürünü mü yarattı bilemem ve fakat bu
isteğe karşı koymak faydasız.
Direndikçe
gerilla tipi isteri atakları cereyan eder oldu. Krizin nerede geleceği
belli olmuyor. Bu krizlerden birinde, bir öğle vakti kendimi Trompetçi nin
kitini satın almış olarak buldum. Akabinde hissedilen ise uyuşturucu
bağımlılarınınkine benzer kekremsi bir pişmanlık.
Akşam eve
gidince kutuyu açıp incelemek çok da işe yaramadı. Gaz buharlaştı, azota
karışıp izini kaybettirdi. Kutu uzunca bir süre ışıksız ve az rutubetli
bir ortamda beklemeye başladı. Birkaç yıl böyle geçti, taa ki kutunun
boyutları sorun edilmeye başlayana kadar. Yer sorununu bahane ederek gaz
koluna abandım. Ve ateşleme başarılı olunca kite başlamaya karar vermem
kolay oldu.
Trompetçinin
P-51B Mustang kiti her trompetçi gibi muhtelif hatalar barındırmak üzere
tasarlanmış ve bundan zevk alan bir yapıda. Ben bu sarı benizlileri
anlamıyorum. Bu kadar iyi bilinen ve daha önce birçok örneği üretilmiş bir
tayyareyi neden bu kadar sorunlu yaparlar? Belki de özellikle yapıyorlar.
Yoksa gizli bir ajandaları mı var ?
Modeli kutudan
çıkan günahlarıyla yapmaya katlanabilen modelciler olabilir. Ama ben bu
günahların bir kısmının temizlenmesinin iyi olacağını düş ünenlerdenim.
Kitin ba şlıca
sıkıntılarını sıralayıp yapıma geçmek
en iyisi.
İlk göze çarpan
abartılı perçin detayı tüm gövde ve kanatları sarmış durumda. Bu konuda
çaba göstermeyi faydasız bularak olduğu haliyle devam etme kararı aldım.
Umarım pişman olmam.
İniş takım
yuvası ve kapakları problemli görünüyorlar. B ve D modeli karışımı gibi.
Gayet salak bir melez hali.
Gövdede bazı
şekilsel sıkıntılar da mevcut. Egzost kısmı, kanat altında radyatörün
bulunduğu kaportanın eğimi ve kokpit arkasında ense olarak
tanımlayabileceğim sağ ve sol küçük camların arasında kalan bölgenin çok
kalın oluşu bu sıkıntıların arasında sayılabilir.
Kanat altında
kovan yuvaları bulunmuyor
Kanatlardaki
navigasyon ışıkları hatalı olarak ( D modeli gibi ) yapılmış.
Kokpit detayı
1/32 ölçek için oldukça zayıf ve boktan.
Bunun dışında
sıkıntılar da olabilir ama ben daha fazla tespit etmek istemedim.
Kokpit için
Aires’in setini kullandım. Kokpite can verdi diyebilirim. Oldukça iyi iş
görmekte ve sorunsuz yerleşmekte. Ve fakat yapıma başladığım dönemde
bilgisayarımın göçmesi nedeniyle çekmiş olduğum bazı kokpit yapım
resimleri kayboldular. Mevcut olanlarla idare etmeliyiz.
Gövdede beni en
çok rahatsız eden kısım egzost yuvası oldu. Egzost bölgesi için verilen
aralık fazla yüksek tutulmuş. Bu boşluğun daha dar olması gerekiyor.
Ayrıca arkadan öne doğru akış açısı da hatalı.
Başlangıçta
Quickboost’un rezin egzost seti ile idare ederim sanmıştım. Fakat rezin
parçada da bazı sorunlar var.Üfürükçünün kitindeki arıza ile birleşince
ortaya gayet salak bir görüntü çıkacağını anlayınca vazgeçtim bundan.
Aslında bu
egzost kısmındaki problemi gövdeyi kapatmadan fark etseydim farklı bir yol
izleyecektim. ( Hormonlu aralığı içeriden destekleyerek daraltmak ve akış
açısını düzeltmek gibi.) Bu durumda bu bölgeye istediğim gibi müdahale
edemediğimden palyetif çözümler üretmeye çalıştım.
Quickboost'un
egzost uçlarını tek tek keserek kitten çıkan parçaya daha sonra
yerleştirmeye karar vererek bu bölgeden ayrıldım.
Gövdedeki diğer
sıkıntılara müdahale şansım yok. Olduğu haliyle kabul edip devam etmek
durumundayım.
Kanat kısmında
büyük operasyon var.
İlk olarak
verilmemiş olan makineli tüfek kovan tahliye deliklerini keserek açtım.
Ardından asıl problemli bölge olan iniş takım yuvasına yöneldim. Burada
Aires'in rezin setini kullandım.
Bir miktar
“cerrrahi” müdahale şart. Üst kanatlardaki iniş takım yuvasına ait
kısımlar kesici ve törpüleyici aletler ile yok edildi. Aires’in blok iniş
takım yuvası parçası yerleştirildi.
Kanatlar
gövdeye yapıştırılıp gerekli tesviyeler yapıldıktan sonra sıra boyamaya
geldi doğal olarak .
Yapıma
başlamadan önce modeli hangi tayyare olarak bitireceğimi tespit etmiştim.
Meşhur “Ding Hao”. Bu Mustang 1944 başlarında İngiltere Boxted Essex de
konuşlanmış olan 356 ncı Avcı Filosundan James Howard tarafından
kullanılmış. Howard'ın tayyaresinde daha önce bulunduğu AVG
operasyonlarından kalma zafer işaretleri de mevcut.
Okuduğum
kaynaklarda Ding Hao'nun Çince de “çok iyi” ya da “bir numara” anlamına
geldiği yazmakta.
Trompetçinin
kutusundan Ding Hao için ıslak çıkartma çıkmakta ancak bunların kalite ve
boyutlarını beğenmediğimden Zotz Decal'in setini tercih ettim.
Yine Gunze
akriliklerini kullandım. Üst yüzeyler “Olive drab” alt yüzeyler de
“Neutral Grey” rengine boyandılar.
Pervane ve abak
Quickboost’un rezin seti ile değiştirildi. Bu hali çok çok daha iyi.
Berbat
görünümlü vinil trompetçi tekerleri yerine Barracudacast’ın leziz
tekerleklerini kullandım.
Trompetçi P-51B
mi yoksa D mi yapacağına bir süre karar verememiş olmalı ki kanatlarda yer
alan navigasyon ışıkları hatalı tasarlanmışlar. Bu ışıkları modelin kanat
uçlarına yerleştirmişler ki bu P-51D'lere özgü bir durum.
P-51B Mustang
de kanatların hem üst hem de altında birer ışık bulunmaktaydı Bu nedenle
kanat uçlarına gereken tesviye yapılarak yedek kutusundan bulduğum
parçalar ile bu ışıkları hallettim.
Kanat firar
kenarında yer alan iniş ışığı için ise Resicast’ın lensini kullandım.
Islak
çıkartmaların yerleştirilmesi, gerekli eskitme işlemlerinin tamamlanması,
mat verniğin uygulanması ve diğer ıvır kıvır detayların takılmasıyla model
bitirildi.
Bunca zamandır
neden eli yüzü düzgün bir P-51B üretilmediğini sormak abesle iştigal midir
bilemem. Ama Tamiya nın bu kadar yaklaşmış iken bu konuyu pas ge çmesini
ise esefle karşıladığımı ilave
etmeden de noktayı koymak istemiyorum. Nokta.
İyi modeler
Tolga ÜLGÜR
Aral ık
sonu 2016
|