|
Anasayfa Galeri Menü | ||||||||||||||||||||||
Ilyushin Il-28 Beagle | ||||||||||||||||||||||
Trumpeter 1/72 | ||||||||||||||||||||||
Ahmet Dönmez | ||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||
Daha önce kutu içi incelemesi yapıldığı ve genel tarihçesinden bahsedildiği için bu bölümü es geçmekte yarar var. Yapım : Kutu içinde oldukça masum ve davetkar görünen bu model göründüğü kadar masum değil-miş ve “kutuda durduğu gibi durmuyor” muş maalesef.. Belki de kabahat Çinlilerde değil, abuk sabuk şeyler yapmakta ısrar eden bende, bilemiyorum.
Kutudakileri çıkarıp, ana parçaların yapışacak yüzeylerini her zaman olduğu gibi düz bir yüzeye konmuş zımpara ile düzeltip, kokpit ve ön iniş takımı yuvasını oluşturan resin parçaları yıkayıp temizledikten sonra işe giriştim. Gövdedeki panel çizgileri kapaklar doğru görünmekle birlikte; Yön dümenindeki paralel kenar kapak ve burunda yer alan, halâ hangi nedenle yapıldığını anlayamadığım “tırtık”ların temizlenmesi gerekli.
Boyasızken oldukça iyi ve pürüzsüz resin kokpit parçalarının, boyanınca o kadar da iyi olmadıkları ortaya çıktı. Ön panelde bir ölçeksizlik var sanki. Buna rağmen, kutudan çıkan parçaların daha ilkel olduğu ve ölçeğin küçük olduğu avuntusu ile yola devam ettim. Kokpit nispeten sorunsuz oturmakla birlikte, iniş takımı yuvası fazla derin olduğu için ön bölümün tabanı ile pek anlaşamıyor. Bir takım ameliyatlardan sonra vuslat vaki oldu.
Esas ciddi sorun motor hava girişlerinde. İki parçayı birleştirince maalesef pek de daireye benzemedikleri ortaya çıktı. Bu bölüm sanırım modeldeki en ciddi problemlerden biri. Hava girişlerinin önüne birer adet sytren halka yapıştırıp macun ile bu bölümü tedavi ettim.
Fakat dert bir değil: motor – kanat birleşimindeki seviye farkı da saç baş yolduracak cinsten. Oldukça büyük, modelin dikkat çekici bir özelliği olan bu iki adet motor yuvasında eksozt çıkışlarının et kalınlığını da inandırıcı bir inceliğe getirmek gerekli.
Modelde açık olmayan ön çıkış kapağı kesilip ve gövdeye alıştırıldıktan sonra, can sıkıcı diğer aşamaya; aklımda hep gerilere attığım, ön camın gövdeye birleşimine sıra geldi. Camın gövdeye birleştiği yerlerde büyük boşluklar var, bu boşlukları şeffaf bölüme zarar vermeden doldurmak gerekli. Kimi yerde araya styren çubuk, daha az olan yerlerde ise, birleşim keskin olsun diye metal folyo kullandım. İnce şeritler halinde kesilen bu malzeme aynı zamanda camın oldukça alingirli çerçevesi için de işe yaradı.
Birleşim yeri izlerini ve olabilecek kılcal çatlakları kaybetmek için de, Mr. Surfacer (Yüzey Bey ?) diye bir malzeme sürdüm. Yaygın olarak kullandığımız dolgu macunu gibi olan bu “şey” sıvı halde ve yüzeye sürüldükten çok kısa bir süre sonra, çatlamadan kuruyor. Uzun ve can sıkıcı söküp takma, tekrar alıştırma işlemlerinden sonra, az çok, modelin bir parçası sayılabilecek hale geldi.
Tüm bunlar olurken, nedendir bilinmez, kuyruktaki taretin kapağını da biraz detaylandırmak geldi içimden. Bu bölümü açık şekilde yapabilmek için kutudan çıkan kapağı kullanmak mümkün. (Mümkün sıfatını o kadar ciddiye almayın.) Fakat, yüzeyi detaylandırıp, kapağı hareket ettiren hidrolik kolları pirinç boru ve enjektör iğnesinden yapmaya karar verdim. Yaptım da… Taretteki iki adet 23 mm.'lik top da benzer şekilde elden geçti. Uçağı ayağa kaldırıp iniş takımları ve tekerlekleri takınca; bir şekilde, olması gerektiğinden çok daha yüksek durduğunu fark edip, elimdeki çizimleri ve fotoğrafları kontrol ettim. İniş takımı kapağının ucu lastiğin biraz üzerine sarkıyordu. Bu referansa göre iniş takımlarını “miktar-ı kâfi” kestikten sonra tekrar yerine yapıştırdım. Yapmayı düşünüyorsanız, dikkat edilecek önemli bir nokta.
Boyama Model genel olarak bitmeye yaklaşmışken hala ne şekilde boyayacağıma karar vermemiştim. Doğal olarak Sovyet uçağı yapabilirdim. Fakat bir tane daha metal boyalı uçak yapmayı bünyemin kaldırmayacağının düşünmeye başlamıştım. Aklıma gelen seçeneklerden biri, Irak Hava Kuvvetleri uçağı olarak yapmaktı. Ağustos 1962’de sınır ihlalinde bulunan 2 adet Irak IL-28’i Türk Hava Kuvvetleri 181. ve 182. filo F-84F’leri tarafından düşürülmüştü. İlk defa E. Hv. Plt. Korg. Erdoğan Öznal’ın anılarında okuduğum bu olayı daha sonra Levent Başara Kanatlar dergisinde detaylı olarak yazmıştı. Düşürülen uçaklardan birinin borda numarasını bile biliniyor olmasına rağmen, borda işaretlerinin boyu, biçimi, milliyet işaretleri vb. gibi konularda bilgim yetersizdi. Üstelik bu uçak da çıplak metaldi! Etrafa bakınırken; 1960’ların ortalarında, Nijerya ve Bağımsızlığını ilan eden Biyafra arasındaki son derece acımasız ve kanlı iç savaş sırasında[1] Nijerya Hava Kuvvetlerinin de bir miktar IL28 kullandığı aklıma geldi. Mısır ve S.S.C.B.'den alınan bu uçaklar başlarda Mısırlı pilotlar tarafından kullanılmış ancak yetersizlikleri nedeniyle yerlerini daha yüksek ücretler karşılığında batılı pilotlara bırakmıştı[2]. Çöl kamuflajlı 4 adet 1968 başlarında, hizmet dışı kalanların yerine, 2 adedin de 1969 ortalarında gönderildiği biliniyor. Sovyet yedek stoklarından çekilen bu iki uçak; boyasız, metal rengi idi. Yoğun olarak bombardıman görevlerinde kullanılan bu uçakların kamuflaj ve işaretleri, numaraları oldukça tartışmalı bir konu. Buna rağmen, eldeki fotoğraflardan; bir süre sonra, çöl kamuflajlı olanların çimen yeşiline boyandığı, bu yeşilin üzerine de düzensiz bir biçimde oldukça koyu tonda bir yeşil atılmış olduğunu görmek olası. Elimdeki oldukça net fotoğraf ve internette yer alan profil ile uygun renk tonları ve kamuflaj biçimini boyamaya çalıştım, gövde yanları nispeten kolay olmakla birlikte, uçağın üzerini gösterir bir görsel malzeme olmadığından, yandaki dokuyu uçağın üzerinde devam ettirmeye çalışmak gerekti. Üzerlerine milliyet işaretleri dışında herhangi bir numara taktik işaret olmayan bu model için “High Decals” firması üretimi Mısır çöl kamuflajlı IL-28'leri de kapsayan ıslak çıkartma setindekileri kullandım. Altı seçenek verilmiş epey geniş kapsamlı bu setin çok az bir bölümünü kullanmak pek parlak bir fikir değilse de yapılacak bir şey yok, Geri kalanını “diğer” IL-28'lere saklıyorum. Detaylı çizimleri, renk şeması ve referans tavsiyeleri bölümü ile iyi hazırlanmış, sorunsuz ıslak çıkartmalar da tavsiye edilir cinsten.
Maskelemenin çok zor olacağını düşündüğüm ön camın çerçevelerini, kamuflaj rengine boyadığım yapışkanlı metal folyolar ile yaptım, iyi bir malzeme olmakla birlikte, önce kesip, hafifçe zımparalayıp boyanın tutunmasını sağladıktan sonra boyamak daha uygun sanki çünkü keserken ve yapıştırırken boya zarar görebiliyor. Kapakları ve kanopiyi de açtıktan sonra plastik çerçeveden çektiğim ince ipliklerle üç parçalı antenleri çektim. Alttaki bir iki tane anteni de yapıştırdıktan sonra, bu umduğumdan çok daha fazla beni oyalayan iki motorlu Sovyet mucizesi bitti….
İyi modeller.
Ahmet Dönmez
[1] 1966 başlayan ve petrol açısından son derece zengin Biyafra eyaletinin bağımsızlık savaşı bir süre sonra, Çıkarları zedelenen İngiliz petrol şirketleri, Fransız ve İsrail gizli servisleri arasında paralı askerler, kiralık pilotlar, silah kaçakçılarının da yer aldığı bir çatışmaya dönüştü. İç savaşın sürdüğü 30 aylık sürede 1 ila 3 milyon Biyafra’lının çatışmalar, hastalık, ve açlıktan öldüğü düşünülüyor ! Kendisine ait özel uçaklarla Biyafra’lılara çok yüksek ücretler karşılığı silah taşıyan Hank Warton gibi profesyoneller olduğu gibi, Silahlandırılmış İsveç yapısı tek kişlik spor uçaklarla Nijerya Hava Kuvvetleri uçaklarına yer saldırıları düzenleyen Kont Carl Gustav Von Rosen türü romantiklerin de katıldığı bu garip ve b.ktan savaş sanırım daha çok incelenmeyi hak ediyor. [2] Paralı askerlerden bazıları da Biyafra Hava Kuvvetleri tarafında savaştı. Biyafra Hava Kuvvetlerini’nin oluşturulmasında önemli görevler üstlenen İkinci Dünya Savaşı aslarından Polonyalı pilot Jean Zumbach gibi...
|
||||||||||||||||||||||
Bu sayfadaki yazı ve fotografların tüm hakları www.ozkanturker.com sitesine ve yazarına aittir. İzinsiz kullanılamaz. |