Horten biraderlerin 2.Dünya Savaşı öncesi ve sırasında yoğunlaştıkları "uçan kanat" projelerinin "fantezi" olarak kalan iki kişilik  gece avcısı versiyonu , Dragon tarafından daha önce çıkarılmış olan ve prototip olarak hayata geçmiş tek  kişilik modelinin üzerine kurgulanmış bir model. Hiç doğmamış bir uçağa yapılan model de bazı "fantezi"lere doğal olarak açık oluyor. Bu tip tasarımlara ilgi duyuyorsanız ayrıntılı fotograf ve bilgileri http://www.nurflugel.com/nurflugel/nurflugel.html adresinde bulabilirsiniz.

Model Dragon tarafından tek kişilik versiyonun orta gövde bölümüne yapılan müdahale ile iki kişilik hale getirilmiş . Gece avcısı görünümü kazanması için muhtelif radar uzantıları ve kanat altına "tasarım" güdümlü roketler kite ilave edilmiş.

Montaj her zamanki gibi orta gövde ile başladı. Gövdeyi oluşturan üç parçanın birbiri ile olan ilişkileri hiç de iyi değildi. Bu sebeple bazı noktalarda "güç" kullanarak gövdeyi az macun-tesviye işine bulaşacak şekilde yapıştırmaya başladım.

Önce yapıştırdığım üst kısmı kuruyunca alt kısmını gövde ve kokpit arasına geçici  minik destekler koyarak yapıştırdım .

Gövde kururken kanatları ele aldım... Alt-üst iki parçayı oturttuğumda firar kenarının (kanadın arka kenarı) çok kalın olduğunu gördüm. Hemen her iki parçanın da iç kısmından model bıçağı  ile inceltme yaparak buradaki kalınlığı yarı yarıya azalttım. Kanat altına takılacak roket podlarının takılacağı delikleri deldikten sonra kanat parçalarını yapıştırdım. Kanat üstündeki panel çizgileri çok belirgin değildi bunları biraz daha derinleştirdim.

Kanatların gövdeyle birleştirilmesinden sonra kanat açıları eşit olarak kuruması için köpük üzerine sabitleyerek kurumaya terk ettim. Gövde - kanat arasındaki seviye farklılığını da macun-zımpara yaparak düzelttikten sonra  boyama aşamasına geçmek için bir engel kalmamıştı. Fakat...

Yazının başında da bahsettiğim gibi "fantezi" model üzerine fantezi bazı uygulamalar yapmak insanın aklını çeliyor. İnternette gördüğümüz "what-if " çi abilerin yaptığı birbirinden güzel "Luftwaffe 46" boyamalarına özenip ben de farklı bir boyama yapmaya kalkıştım . Kısmen başarılı olduğum bu projenin hikayesini ayrı bir bölümde yazmayı uygun buldum, konuyu dağıtmadan tekrar normal model seyrine geri dönelim .

Modelin başına gelen talihsiz kazanın izlerini yok ettikten sonra rutin boyama şemasına uyarak önce RLM-76 ve daha sonra göz ve sabır bozucu benekleri Gunze Sangyo'nun RLM 74'ünü kullanılarak uyguladım. Modelin altı komple siyah olmasına rağmen muhtelif "açık ve koyu " siyah uygulamaları ( şaşırmayın böyle bir ekol var) yaparak modelin kaba boyasını bitirdim. Çıkartmaları yapıştırmadan önce Tamiya X-22 akrilik verniği atarak modeli parlaklığına kavuşturdum.

Kit içinden çıkan çıkartmalar uzun yıllar beklemiş olmanın verdiği yorgunlukla biraz sararmış durumdaydılar. Buna rağmen çok iyi yapıştıklarını söylemeliyim . Ancak ne kadar kalın vernik atsam da çıkartmalar modelin üzerinde hep "ben buradayım" diyecek bir kalınlığa sahipler.

Boya işlemi bitince daha önce bir kenarda hazırladığım kokpit parçalarını yerleştirdim. Koltuk kemerleri True Detail'in metal aksesuarları . Bay Dragon bu kit için verdiği metal parça setinde kemer vermeyi ihmal etmiş.

Gövde altı aksesuarları ,iniş takımı elemanlarını taktıktan sonra modelin en kırılgan parçası olan radar antenlerine sıra geldi. Kit içinden plastik olarak verilen anten parçalarının bir kısmı aynı zamanda metal olarak verilmiş. Doğal olarak bu parçalar daha ince ve güzel görünüyor. Burundaki gövdeye giren kırılgan parçayı aynı kalınlıktaki bir enjektör iğnesi ile değiştirdim. Nispeten biraz daha sağlam oldu...

Genel olarak başta yaşanan gövde parçalarının uyumsuzluğunu saymazsak güzel sayılacak bir model . Ancak çok uzun zaman önce üretilmiş ve artık bulunması biraz güç. İyi modeller.

Özkan Türker