Bundan birkaç yıl öncesine kadar helikopter denildiği zaman birçoğumuzun aklına meşhur UH-1 ‘ler gelirdi. Özellikle Vietnam Savaşı ile meşhur olan UH-1 birçok savaş filminde başrolde oynayarak hafızalarımızda yer etmiştir. Ancak özellikle 90’lardan sonra  başka bir “kuş” gökyüzünde aktif olarak boy gösterdi ve daha çok bilinir oldu . Helikopter dünyasının bir başka dev firması Skorsky’nin ürettiği H-60 Blackhawk türevi helikopterler özellikle A.B.D’nin son yıllardaki denizaşırı operasyonlarında  boy gösterdi. Grenada,Körfez Savaşı ve Somali ‘de operasyon haberlerini izlerken  bu helikopterlerin  görüntüsüne iyice  alıştık. Sanırım Somali harekatı sırasında düşürülen iki Blackhawk helikopterini konu alan “Black Hawk Down-Kara Şahin Düştü” filmi de  bu helikopterlerin tanınmasında rolü çok büyük oldu. Ayrıca Türk ordusu tarafından da yoğun ve başarı ile kullanılması  artık helikopter denildiğinde aklımıza hemen “Kara Şahin” leri getiriyor.

Gösterişli yapısı ve birçok versiyonu oluşu ile Blackhawk kısa zaman içinde plastik model firmalarının kataloklarında yer almıştır. Academy ve Italeri firmalarında  1/72 ve 1/48 ölçekli modelleri piyasaya sürülmüştür. Hatta Italeri’nin 025 numaralı kitinde Türk işaretleri de çıkmaktadır.  Bütün bunların yanında 1/35 ölçekte helikopter modelleri üreten MRC firması bir Black Hawk çıkaracağını duyurduğunda modelci dünyasında bir heyecan dalgası oluşmuştu. Ancak MRC  bu modeli belirlediği tarihte çıkaramadı ve proje Academy tarafından devam ettirildi.

Academy’nin modeli büyük bir kutu içinde ve beş çerçeve üzerindeki parçalarla oldukça kalabalık bir kit olarak görülüyor. Ancak yapım sırasında fark ettiğim kadarı ile kit bazı kısımları eksik bırakılarak piyasaya sürülmüş. Bu eksikliklerin çoğunluğunu gövde içindeki  detaylar oluşturuyor.

Helikopter modellerinde pervaneyi hareketli hale getirmek  uçak modellerine nazaran zordur. Çünkü kuyruk kısmındaki pervanesini döndürecek mekanizmayı yerleştirecek kadar yer yoktur. Ancak 1/35 ölçekteki Blackhawk’da  yeterli yer olduğunu farkedince bu modelde pervaneleri döndürmeye karar verdim.

Helikopter modellerinde en sık karşılaşılan problemlerden birisi gövde için zemin ve tavan parçalarının tam olarak oturmamasıdır. Bu modelle ilgili daha önce yazılmış kit kritiklerini okuyunca benzer sorunla karşılaşanlar olduğunu öğrendim. Gerçekten de gövde içi kabini bir tarafa  oturttuğunuzda diğer tarafta 2.5mm ye yakın boşluk kalıyordu. Bu boşluğu kapatacak şekilde plastik şerit keserek kabinin bir tarafını genişlettim. Ayrıca kabin içinde yan duvarların detayları eksik bırakılmıştı. Bu eksikleri ayrıca ince plastik levha ve çubuklar kullanarak  gidermeye çalıştım.  

Kabin içindeki koltukların montajında dikkat etmek gerekiyor.  Koltuklar üç farklı şekilde yapılıyor ve kabin montajı bitmeden önce yerlerine yapıştırılması gerekiyor. Burada birçok alt montaj ve boyama aşaması var. Çünkü daha sonra boyamak ve yapıştırmak tam bir sinir savaşı olabilir. Ben işin biraz kolayına kaçarak kabin ortasındaki 6lı oturma grubunu iptal ettim. Böylece helikopter içinde daha çok yer kazanarak yapacağım dioramada daha çok malzeme veya asker taşıma şansım olacak 

Pilot mahallindeki detayların yeterli olmayacağını düşünerek Cobra Company firmasından bu kit için üretilmiş detay setini getirtmiştim. Ancak eldeki referanslara inceleyince bu detay setindeki borda panelinin bize uygun olmadığını gördüm. Kit içinden çıkan panel hem daha detaylı hem de daha doğruydu. Detay setinde çıkan koltuklar  detay açısından kit koltuklarına göre biraz daha detaylı. Ancak koltukların donanımları biraz eksik bırakıldığı için bunlara da biraz detay ilave etmek gerekli oldu. Detay setinde ayrıca kokpit kapıları çıkıyor. Eğer pilot kapılarını açmak istiyorsanız bu kapılar kullanılabilir. Detay setinde çıkan diğer parçalardan personel intercom panelleri simetrik olması gerekirken bir çift verilmiş. Birisinin kesilerek düzeltilmesi gerekti. Mini yangın söndürücüler de kokpit içini daha da zenginleştirdi.

İç kısımların montajını tamamladıktan sonra gövde sağ-sol parçalarını yapıştırdım. Zemin kenarlarında kalan ince boşlukları da macun ve zımpara yaptıktan sonra boyayarak gövdenin yekpare görüntüsünü ortaya çıkardım.  

Modelin montaj ve tesviye aşaması bitince sıra dış boyamaya geldi. Daha önceden boyanmış olan iç kısımları bant ve kağıtla maskeleyerek içeriye boya kaçmasını önledim.  

Blackhawk’lar her ne kadar  “kara şahin” diye adlandırılsa da aslında  “olive drab” denilen haki rengin biraz koyusuyla boyanmıştır. Kitin yapım klavuzunda “heli drab FS-34031” şeklinde verilen bu boya tonu bana model için oldukça koyu göründü. Referans fotograflara bakınca aslı bu renk olan boyanın zamanla iklim ve çalışma şartları altında değişip eskiyerek daha açık ve kirli bir görüntü aldığını gördüm. Modeli biraz daha gerçekçi kılabilmek ve eskitebilmek için  farklı bir boya ve yöntem kullandım.  Modelin üzerine öncelikle Gunze Sangyo’  nun  H304 Olive Drab  (FS34087) boyasını attım . Daha sonra bu boyayı %5 kadar beyaz ile karıştırarak panellerin ortalarına ince bir kat halinde tekrar attım.  Boya kuruduktan sonra resim yağlı boyası (raw umber + siyah) kullanarak detayların belirginleşmesini sağladım. Rengi tekrar koyulaşmış olan modelin üst kısımlarına tekrar rengi açılmış “olive drab” ile  çok hafif  dumanlama yaparak boya attım. Böylece güneşe maruz kalan üst yüzeylerin daha solgun boyasını elde etmeye çalıştım. Farklı boya tonlarını paneller üzerinde değişik tonlamalarla kullanılmasıyla –fabrikadan yeni çıkmış- helikopterden ziyade – arazide çalışmış- bir helikopter görüntüsü almış oldu. Bundan sonraki aşamada tebeşir toz pastel boyalar kullanarak eskitmede biraz daha çalışacağım.

Boyama işleminin arkasından kutudan çıkan bilgi çıkartmalarını  da aynen kullandım. Bu helikopterlerin yeni üç renk kamuflajlı olanlarında bilgi ve uyarı yazıları Türkçe’dir. Ama “olive drab” yapınca bu sıkıntıdan da kurtulmuş oluyorum. Kuyrukta bulunan milliyet işareti ve bayrakları da  çıkartma kağıdına boyayarak hazırladım. Numara ve kapıdaki “ JANDARMA” yazılarını da transfer harf kullanarak yazdım. Çıkartmaların tamamlanmasından sonra model üzerine yarı mat vernik attım.

Model kuruduktan sonra camlarını yerlerine alıştırarak yapıştırdım. Camları yapıştırırken  Micro Scale'in “Kristal Klear” denilen malzemesini kullandım. Bu madde şeffaf parçaları bozmadığı gibi kuruduğunda şeffaflaşarak iz de bırakmaz.

 Modelin en son pervanelerini yerlerine taktıktan sonra motor kontrollerini yaptım. Şu anda motorlar ve lambalar çalışır vaziyette ! Modelim  artık  hareket  kabiliyeti ile katılacağı diorama projesini bekliyor...