GALERİ

www.ozkanturker.com


 

Anasayfa  Galeri Menü

AB-206A Jet Ranger 
Revell 1/32
Özkan Türker
 

Uzun zamandır helikopter modeli yapmadığımı fark ederek ambardan  sorunsuz bir model aradım. Eldeki malzemelerin hiçbirisi  sorunsuz değil maalesef.  Sorun kaçınılmaz olunca  bari zevk almanın yolunu bulayım. Uzun biz zaman önce www.e-bay.com'da eşelenirken bulup bir avuç dolara temin ettiğime  sevindiğim Revell 1/32 Jet Ranger'de karar kıldım. Kit uzun zamandır üretilmemişti ve ben fena kafaya takıp almıştım.  Hoş bu kit şu sıralar  farklı bir kutu ile ve makul fiyatlarla raflarda alınmayı bekliyor.

Model üzerine kısa bir değerlendirme yapmak gerekirse  kutu ve kit üzerine basılmış markadan  1985 yılında piyasaya sürüldüğü yazıyor ki daha önceleri da üretilmiş olması çok muhtemeldir. Neredeyse bizlerle yaşıt olduğunu tahmin ettiğim kit  günümüzde alıştığımız detay ve parça kalitesinden epeyce uzakta. Temel parçalarla ve yalın detaylarla işe başlanan bu kit eğer yeterli miktarda azim eklenebilirse güzel bir modele dönüşebilir. Yaptığım ufak çaplı araştırmada  henüz o yeterli azimle yapılmış bir model bulamadım. Açıkçası bende de o azim yok (en azından bu pat-pat için).

Modelinin yaptığım helikopter (J-099) 1968 yılında Jandarma Genel Komutanlığı'na teslim edilmiş . İlk geliş haliyle İsrail kamuflajına benzer bir uygulama varmış ve milliyet işaretleri de o zamanki haliyle kare şeklinde. Katkılarından dolayı Levent Başara'ya teşekkür ederim.

Kutu  ve yapılmış model incelemelerimde kapıların gövdeye oturmasında ciddi sıkıntılar göze çarptı. Bu "açılım" olayı modelin görünümü bozacak kadar fazlaydı ve tabii ki kabul edilemezdi.Bu sebeple kapıları gövdeye yapıştırıp kalan boşlukları daha sonra tesviye edilmek kaydı ile macunladım. Aynı şekilde sol taraftaki bagaj kapağı da bu işlemden nasibini aldı.

 

 

 

Gövdede beni rahatsız eden bir diğer  nokta da gövde altındaki kızak bağlantıları için verilmiş "takoz" lar oldu. Helikopterin  fotoğraflarını inceleyince aslında buraların böyle olmadığı  anlaşıldı. Gerekli düzenleme için ilk ameliyatı yapıp buradaki takozları Dremel ile uçurdum.

Zımpara işlemlerini tamamlayınca kontrol amacıyla bir astar atıp durumu gözden geçirdim. Gövde üzerindeki kısmi perçin detaylarını kaybederek fakat daha düzgün kapanmış kapılara sahip oldu. Artık klasikleşmiş kokpit çalışmalarına başlayabilirim...

Kokpit detayları  için çok fazla bir şey söylemeye gerek yok : öğrenci evi gibi... Pek fazla detayı olmayan  gösterge tablosu, pedallar, kendinden kemerli koltuklar. Ben de bu sadeliği bozmadan sadece boya-badana faaliyetleri ile evi terk ettim. Daha fazla detayın kişisel  tatminden öteye bir hayrı yok zira kalın ve  saydamlığı bozuk şeffaf parçalar ile daha fazlasının görülmesi zor.

Şeffaf parçalar yapıştırılıp kenarları tamamen izole edildikten sonra maskelendi . Artık bu aşamadan sonra gövde içine hiçbir şey kaçmamalı (boya tozu bile). Çünkü geri dönüşü yok.

Yukarıda bahsettiğim kızak "takoz"larını yerine aslına uygun olarak kızak bağlantıları için gövdede bulunan kanalları açtım. Uygun boyda kesilmiş pirinç borular marifetiyle kızakları yerlerine yapıştırdım. Gövde ile kızakların birleşimindeki kaplama parçalarını ise sıvılaştırılmış macun ile  oluşturdum.

Motor kaportasını da belirtilen yere yerleştirmeye çalıştım. üç parçadan oluşan kaportanın  kendi arasında ve gövde ile ciddi uyum sorunları vardı. Neyse ki bir miktar sıvılaştırılmış macun ve zımpara  zoruyla uyum sürecini fazla uzatmadan toparladım. Bu arada  helikoptere ait iki yanını da gösteren kaynak fotoğrafları karşılaştırınca daha önce fark etmediğim bir detayı gördüm : Sağ arka kapı arkaya sürgülü olarak açılıyormuş. En başta fark etseydim daha farklı bir tadilat  gerekecekti ama bu aşamada sadece kapı üzerine ve altına plastik şeritten mamul rayları ekleyerek olayı ört-bas ettim. Umarım duyulmaz.

Yatay dümenlerin alt yüzeyi tam evlere şenlik Kalıp üzerinde başka yer yokmuş gibi  Revell markasını bu minicik parçaya basmış. Belki de bunu buraya işlemeyi akıl eden usta "bu maketi her yapan benim adımı ansın,kulaklarımı da çınlatsın" gibi  kişisel bir arzu beslemiş olabilir. Dümen altındaki üretici firma ve yılı hakkında cahil kalmamızı engelleyen bu yazıdan ve iki adet itici çöküntüsünden  kurtuldum; alt yüzeydeki perçinleri de  feda ederek...

Boyama :

Modelin renk kodları konusunda herhangi bir fikrim yok ancak İsrail helikopterlerinde kullanılan renkleri kullansam kimse itiraz etmez diye düşündüm. Hoş itiraz eden bildiğini kendi modelinde kullansın.Boya olarak tercihim yine Gunze Sangyo olarak belirdi. Maskelemeyle hiç uğraşmadan meme ve iğne konusunda "açılım" bekleyen tabancam ile serbest çalışma kamuflajını uyguladım. Açılım ihtiyacı had safhada olmasına rağmen inatlaşma sonucunda birkaç kat düzeltme ile modeli kabul edilebilir bir çizgiye getirdim.

Gövde yanındaki herhangi bir standarta uymayan J.099 yazısını  Corel Draw marifetiyle çizerek  çıkartma kağıdı üzerine bastırdım. Fakat sebebi henüz tespit edilemeyen bir sebepten bu çıkartmalarda çatlaklar oluştu. Model üzerinde bir miktar  yağlı boya ile silme hareketlerine de başlamıştım ki tezgah çarkları yavaşladı ve durdu. Modeli uzun bir süre ellenmemek üzere nadasa terk ettim. Araya bir sürü farklı  mazeret sokarak modeli ellemekten kaçındım. Sanırım bir gaz kaçağı problemi yaşandı. Neyse ki  Tolga'nın  vermiş olduğu  kısa ara gazı ile zaten sona yaklaşmış  olan  modeli bir sahur sonrasında ele aldım tekrardan...

Nadasın faydasını görüp  üzerinde açılım uygulanmış tabancam ile boyayı tekrar elden geçirdim ve daha canlı ve de ahenkle yayılan bir kamuflaj oldu. Hemen ardından tabancanın tineri kurumadan muşamba kıvamında bir parlak vernik tabakası attım. Artık çıkartmaların uygulanması an meselesiydi...

Kendi bastığım numaraları çatlak-patlak da olsa  uyguladım . Model üzerinde pek de fena durmadı, dikkat etmezseniz çatlakları görme şansınız yok gibi. Dümenlerdeki kare milliyet işaretleri ve bayrak Turkuaz Decal'in setinden alındı. Gövdedeki fors ise ölçü uymadığı için beyaz-kırmızı çıkarma kağıdından ölçülendirilerek kesildi. Kutu içinden çıkan diğer çıkarma renkleri modelimize uygun düşmediğinden yedek çıkartma kutusundan eşelenerek gerekli  yazıları aldım. Ancak kuyruktaki sarı bant Micro-Sol ile bile ikna olmayınca maskeleyip boyamak daha iyi bir tercih oldu.

Çıkartmalar kuruduktan sonra tekrar kalın bir parlak vernik şart oldu. Zira bazı çıkartmalar ciddi derecede seviyeyi yükseltti , örtmek için verniği de kalınlaştırdım..

Mat verniğin de atılmasının ardından ufak detaylara geçecektim ki o da ne ? Sanırım bir "Ichthyophthirius multifiliis" vakası ile karşılaştım. Neyse ki tedavisi mevcut. Derhal alkolle sulandırılmış  parlak vernik çözeltisi uygulayarak beyazlıktan kurtuldum ve tekrar mat vernik attım.

Model kuruduktan sonra cam maskeleri çıkardım. Uzun bekleme sürecine  ve bir dizi işleme rağmen camlar kabul edilebilir temizlikte kalmıştı.

Sevince gark oldum...

Model üzerindeki anten detaylarının ilavesi, seyrüsefer ışıklarının renklendirilmesi ve döner kanat parçalarının montajı ile tamamlandı. Başta da yazdığım gibi üzerinde çok çalışılırsa  ancak  makul seviyede bitebilecek bir model. Onun haricinde  benim yaptığım tarzda sadece vitrinde çeşit olsun diye bitirilecek bir model oluyor. Belki ilerleyen zamanlarda daha kaliteli bir ürün ile karşılaşırız.

 

İyi modeller

Özkan Türker © Ağustos 2009

 

 

 

 

Ichthyophthirius multifiliis : Akvaryum balıklarında görülen ve "beyaz benek" adı verilen bir hastalık

 

Bu sayfadaki yazı ve fotografların tüm hakları  www.ozkanturker.com sitesine ve yazarına aittir. İzinsiz kullanılamaz.